CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından düzenlenen miting sonrası Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı.
Özgür Özel, AK Parti iktidarı ile mücadele ettiğini belirtip yaptığı mitingileri işaret etti. Özel, büyük bir dezenformasyon yapılıp CHP’nin AK Parti ile mücadele etmediği algısı yaratıldığını söyledi.
Özgür Özel, ‘normalleşme’nin sağ seçmen ile iletişim kurabilmek olduğunu dile getirdi.
Özel, “Erdoğan’a rağmen onun kitlesine sesimizi duyurabilmek, Bahçeli’ye rağmen onun kitlesine de sesimizi duyurabilmek. 1 Ekim’de seçmenlerine hürmeten ayağa kalktık. Bugün de yaptıklarının karşısında ayağa kalktık” ifadelerini kullandı.
Özel, partisinin anketlerde birinci parti konumunda olduğunu da vurguladı. Özel, AK Parti’nin CHP’li belediyeye kayyum atamasının bir bedeli olacağını ifade etti. Özel, bunu da AK Parti’ye hissetireceğini kaydetti.
Özel, İsmail Küçükkaya’ya şöyle konuştu:
“BİZ MİTİNG YAPTIKTAN SONRA ÇİFTÇİ AVRUPA’DAKİ GİBİ SOKAĞA DÖKÜLDÜ”
“Yerel seçimlerde önce de, yerel seçimlerden sonra da vatandaşın gerçek sorunları için ben bu hükümetle çok ciddi bir kavga veriyorum. Ben çok ciddi bir mücadelenin içindeyim. Bugüne kadar hiç yapılmayan tematik mitingleri yaptım, yapıyorum. Emeklisini, emekçisini, çiftçisini meydanlarda topluyorum. Bu benim hareketlerimden birisi. Biz bunları yaptıktan sonra çiftçiler sokaklara dökülmeye kendiliklerinden başladılar. Avrupa’daki gibi. Türk-İş bile geçtiğimiz pazar günü miting yaptı, kalabalık bir miting. Çünkü kendi tabanından baskı görüyor. CHP yapıyor, biz niye yapmıyoruz diye, katılmıyoruz diye de cesaret geliyor kişilere, kurumlara.
“KORKUNÇ BİR BİLGİ KİRLİLİĞİ VAR”
Ama korkunç bir bilgi kirliliği var, dezenformasyon var.Vatandaş, kısır kavga istemiyor. Karşılıklı hakaretler, kavgalar istemiyor. Ama Cumhuriyet Halk Partisi de ‘en sesine vur, lokmasını al’ bir parti değildir. Asla böyle olmadı, olmayacak. Buna izin vermem.
“KAYYUMUN BEDELİ OLUR”
Türkiye’nin en büyük ilçesine, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir belediyesine kayyum atarsanız bunun bir bedeli olur.
O bedeli bu iktidar hissetmek durumunda. Hissettireceğim. Ama hassas olan nokta şu: Vatandaşın desteğini kaybetmeden, arkamıza onun desteğini alarak ve vatandaşın sorunlarını unutturmadan bunu yapacağım.
İşte yeni dönem hem partinin hakkını hukukunu savunmak hem de bunu yapabilmek için yeni bir süreci gerektiriyor. Ama değişen şu: “Olmayacak kişisel hakaretlerle, kimlik kavgalarıyla, inançlara yönelik tartışmalarla vatandaşın gözünden ve gönlünden düşmeyeceğiz.
“1 EKİM’DE SEÇMENLERE HÜRMETEN AYAĞA KALKTIK BUGÜN DE YAPTIKLARININ KARŞISINDA”
Zaten normalleşme dediğimiz bu. Erdoğan’a rağmen onun kitlesine sesimizi duyurabilmek, Bahçeli’ye rağmen onun kitlesine de sesimizi duyurabilmek. 1 Ekim’de seçmenlerine hürmeten ayağa kalktık
Bugün de yaptıklarının karşısında ayağa kalktık. İkisi de doğru karar.
Bütün anketler 31 Mart öncesindeki çizgimizi korudukça birinci parti pozisyonumuzu koruduğumuzu gösteriyor” diyor.
“ERDOĞAN’LA BAHÇELİ İLE YAKINLAŞMA ASLA OLMAYACAK”
Normalleşme, sağ seçmenle diyalog kurabilme, onun emeklisine, yoksuluna, işsizine, onun gerçek dostunun sen olduğunu anlatabilmek ve bu bir sanattır. Bunu başardık. 31 Mart’ta da başardık. Bunu devam ettireceğiz.Birilerinin söylediği gibi Erdoğan’la Bahçeli ile yakınlaşma, koalisyon kurma, birlikte anayasa değiştirme, böyle bir şey hiç olmadı, asla olmayacak.
Koalisyonu milletimizle kurduk, ittifakı milletimizle kurduk, yerel seçimi kazandık, genel seçimleri kazanana kadar durmak yok. Genel seçimleri kazanacağız”
Önceki İçerik Sonraki İçerik