Pandemi sonrası daha sık duyduğumuz bir terim olan Languishing, kişinin kendini duygusal ve zihinsel olarak tükenmiş, yaşamdan kopuk hissettiği bir ruh hali olarak tanımlanır. Bu durum, kadın ve erkek fark etmeksizin herkeste görülebilir ve bireyin potansiyelini tam olarak kullanamamasına, hedeflerinden uzaklaştığını hissetmesine neden olur. Languishing yaşayan kişiler, genellikle hayatlarındaki olumlu gelişmeleri fark etmez ve yaşamdan tat alma noktasında zorluk çekerler.
A Haber Foto Arşiv
Languishing Belirtileri Nelerdir?
Languishing’in belirtileri genellikle hafif seyreder ve çoğu zaman kişi farkında olmadan bu durumu yaşar. İşte en yaygın belirtiler:
– Sürekli bir boşluk hissi
– Enerji ve motivasyon eksikliği
– Günlük aktivitelerde isteksizlik
– Duygusal durgunluk
– Hayattan keyif alamama ve geleceğe yönelik umut eksikliği
– Sanki otomatik bir şekilde hayatı sürdürüyor gibi hissetme
– Amaçsızlık ve erteleme
Bu belirtiler, kişinin yaşamında önemli bir değişiklik yapmasını gerektirmese de, uzun süre devam ettiğinde bireyde daha büyük psikolojik sorunlara yol açabilir.
Languishing ve Depresyon Arasındaki Farklar
A Haber Foto Arşiv
Languishing, depresyondan daha hafif bir durum olarak kabul edilir. Depresyon, derin bir üzüntü, umutsuzluk ve hatta intihar düşünceleri ile karakterize edilirken; languishing, daha çok motivasyon kaybı ve hayatın anlamını yitirme ile ilgilidir. İşlevsellik açısından da farklılık gösterirler; depresyon bireyi günlük yaşamdan tamamen koparabilirken, languishing yaşayan bireyler genellikle hayatlarına devam ederler ancak enerjileri düşük ve isteksizdirler.
A Haber Foto Arşiv
Languishing yaşayan kişilerde ruh hali genelde durgun, hayat monotonlaşmış, birey daha pasif konumdadır. Depresyon yaşayan kişilerde ise daha derin bir duygusal çöküş, karamsarlık ve umutsuzluk hakimdir.